Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


SERBEST PİYASA


“Biz her şeyi insanlara sunalım. İyiyi kötüyü ayırt etmekle onlar sorumlu. Bilmeyenler, bilgisizliğinin cezasını çeker.” Kısaca serbest piyasanın mantığı budur. İnsanı kendine bırakarak; cahil düşürüp, gözünü boyayarak kazanç elde edilmesi. Ve tanıdık bir söz “Her Koyun Kendi Bacağından Asılır”. Etrafımızda milyonlarca şey varken kimi bereket, kimi varlıklıyız kimi ise seçme özgürlüğümüz var diyor. Peki ya bunların zararlarını kaç kişi biliyor ? Varlık içinde yokluk ya da kalabalık içinde yalnızlık olmasın…

Ne kadar çok şeyimiz var değil mi ? Binlerce yiyecek, içecek, akıl almaz teknoloji, eğlence bin bir çeşit televizyon yayını, gazete ve milyonlarca internet sayfası. Gerçekten de çok varlıklı canlılarız. Bunların ne kadarının faydalı, ne kadarının zararlı olduğu hakkında çok az fikrimiz var. Aslında fikrimizin olması önemli değil. Önemli olan onları kullanıyor olmamız veya olmamamız. Onlar için önemli olan mesele ise kullanmayanlar için ne yapmalı ? Bol bol reklam ve demagoji.

Çağımızda yer yüzünün laboratuar, insanların da kobaydan pek farkı kalmadı. Sürekli çıkan yeni şeyler ve çılgın tüketim eğilimi. Birbirleri ile yarışan insanlar, onda var bende de olsun diyenler ve aldıkları pahalı şeyler ile tabakasının yükseldiğini düşünen asil dünyevi canlılar. Ufak bir reklama ya da söze bakıyor. Hazır kıta bekleyen tüketim toplumu, bir komut bekliyor onu da almak için. Ne de olsa Serbest Piyasa, karışmayalım herkes serbest olmalı. Ekonomik kriz mi ?  Yapılan yanlış ekonomik politikaların sonucu. Peki acımasızca yapılan müsriflik olmasın ?

Azıyla yetinmeyen insanlar, şükürden uzak daha fazlasını ister bir vaziyette yaşamlarını sürdürüyorlar. Peki bunu organize eden güç ? Tüm bu çılgınca tüketim ortamından uzak bu işleri organize eden kişiler. İnsanları söz de varlığa boğup, bunlarla oyalanmasını sağlarken kendileri de dünyayı yönetiyorlar. Kapitalizm, sömürgecilik gibi kelimeleri kullanmak istemiyorum. Çoğu bu kelimeleri kullanıyor ama bununla ilgili birkaç cümle kurmaktan ötesine gidemiyor. Ya da buna karşı bir duruş sergilemek yerine sistemin bir parçası olmayı tercih ediyor. En kolayı da bu değil mi ? Ne de olsa her koyun kendi bacağından asılır. Bu kadar Yahudi oyunu arasında, bir Yahudi sözü çokta gelmez. Biz ne diyebiliriz: “Kendin için istediğini başkası için istemezsen iman etmiş olamazsın” Hz. Muhammed (S.A.V) Bu düşünce ile en azından dengeli ve eşit bir piyasa niye olmasın.

İnsanlar artık daha dürüst, daha faydalı bireyler olmak yerine. Daha gösterişli, daha özentili bir hale bürünmüştür. Önemli olanın sadece kendisini ön plana çıkarma düşüncesi, maalesef bir çok insanı sarmıştır. Benim ondan ne eksiğim var, benim niye olmasın mantığı serbest piyasanın işine gelen söylemlerden bazıları olmaktadır. 

Yapmayalım, daha sade olunmalı denilen ortamlarda, hemen insanların özgürlüğünü ifade eden cümleler kurulmaya başlanıyor. Kimseye karışamayız, herkes istediği gibi yaşamalı, istediğini almalı ve tüketmeli. Zararını karını kendi görsün. “Başkalarının tecrübelerini tasdik ederek yaşamak büyük aptallıktır” zararlı olduğunun bilinmesine karşın o kadar şeyin karşımıza çıkarılmasının sebebi ne ? İnsanın doğasına aykırı hiç değişmeyen şeyler vardır. Sırf bir şeyler satılsın diye insanlara oynamanın bir anlamı yok. Baksanız kaç örnek var. Yıllardır yediğimiz fast food (hızlı yiyecek) denilen sağlımızı etkileyen yiyecekler, kansorejen madde içeren gıdalar, radyasyon tehlikesi barındıran birçok elektronik eşya ve ahlak erozyonuna sebep olan televizyon programları. Etrafımızı sarmasına en büyük sebep duyarsızlığımız ve sadece bende mi bitiyor mantığı. Başka yolu yok ya bunlarla şimdi mücadele etmeye başlamalı, en azından kendinden başlamalı ya da gelecekte çocuklarına serbest bir dünya bırakmalı. Aslında her şey elimizde. 

Evet serbest piyasa. Her şey serbest bu dünyada. Ne iyi ne kötü var. Ne zengin ne de fakir. Önemli olan insanların nasıl tüketeceği. Bunun için yapılan seviyesiz reklamlar, kullanılan kadınlar ve çocuklar. Biz inandığımız, ezberlediğimiz bazı olgularla uğraşırken (Milliyetçilik, Demokrasi, Özgürlük gibi) asıl tehlikeler hep göz ardı edilmiştir. Küresel ısınma var diyorlar, ozonda büyük bir delik açılmış, doğa kirleniyor, kaynaklar tükeniyor ve benzeri. Bu kadar serbestlik bunlara neden oluyor olmasın ? Peki yanlış ekonomik politikalar ? Bu gibi açıklamalar kafa karıştıran kelime salataları…

 Öne Çıkanlar

 

Benzer Sayfalar



Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi