Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


RÜYADA HAVVA ANNEMİZİ GÖRMEK

RÜYANIN TABİRİ, ANLAMI ve YORUMU NEDİR?


HAYROLSUN

Bu rüyanın tabirine ve yorumuna bakıldığında; Rüyada Havva annemizi görmek, zahmet ve meşakkata, üzüntü ve kedere delâlet eder. Çünkü Hazret-i Havva ve Hazret-i Âdem, cennetten, o sevinç yurdundan çıkarılarak, çile mekânı olan dünyaya indirilmişlerdi.

Bir kimsenin rüyada Hazret-i Havva'yı görmesi, ziraat ve meyvede ve çocuklarda berekete delâlet eder.

Bazı kere de Âdem ve Havva (a.s.)'ı görmek, zevceler ve çocuklardan zahmet ve meşakkat çekmeğe, mazeret ve tevbenin kabulüne, kaçırdığı şeyden dolayı pişman olmaya alâmettir.

Evli bir kadının rüyada Hazret-i Havva'yı görmesi, kendisiyle konuşması lâyık olmayan birisiyle dostluğundan dolayı efendisini üzüntü ve kedere sürüklemeye delâlet eder.

Bazı kere de rüyada Havva'yı gören kadın, zahmet ve şiddete mübtelâ olur. Çünkü beşerden en evvelâ hayız gören Hazret-i Havva'dır.

Rüyada Hazret-i Havva'yı güzel bir surette görmek, anneye delâlet eder. Çünkü Hazret-i Havva Müslümanların anasıdır.


RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER

 İslâm'a göre rüya üç çeşittir:

1. Salih rüya,

2. Şeytanî rüya,

3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.

Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:

"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."

Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:

"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."

İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:

"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."

Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.

Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez. Ayrıntılar İçin Tıklayınız...


RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ 

Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:

1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.

2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.

3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.


 Öne Çıkanlar

 

Benzer Sayfalar



Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi