Bu rüyanın tabirine ve yorumuna bakıldığında; Rüyada içi berrak su ile dolu bir havuz görmek, cömert, kerim ve faydalı bir kimseye işarettir. Su ile doldurulmuş bir havuz gören kişi, cömert ve şerefli kimseden ikram ve iyilik görür.
Rüyada havuzdan abdest aldığını görmek, Allah'ın izniyle üzüntü ve kederden kurtulmaya delâlet eder.
Havuzdan su içmek, kerem ve şeref sahibi bir melikten gelecek rızka ve menfaate delâlet eder.
Yine havuz rüyası, kadınlarla tâbir edilmiştir. Rüyada su dolu bir havuz gören kişi, kâmil akla mâlik ve itibar sahibi bir kadın ile evlenir. Rüyada havuzda yüzdüğünü görmek, iyilikle tâbir edilmez.
Kirmanı demiştir ki: Rüyada havuz görmek, güzel, ahlâkı mükemmel, helâl mal ve servet sahibesi kadın ile tâbir olunur. Eğer havuzun suyu murdar ve bulanık ise, bu kere, haram mal ve servet kazanmış bir kadına delâlet eder.
Rüyada suyu çekilmiş bir havuz görmek, üzüntü ve sıkıntıya; havuzdan su içmek ise, işlerin selâmetine delâlet eder.
RÜYADA HAVUZLU ODA: Bir kimsenin rüyada içinde havuz bulunan odayı görmesi, rahatlığa, ihtiyaçların gitmesine, hoş tabiatlı ve az meşakkatli bir zevceye alâmettir.
Bazen da bu rüya, tehlikesi az büyük bir memuriyete veya kaynağı yakın ve kolay bir ilme delâlet eder.
Misafir için rüyada havuzlu oda görmek, korkudan ve kederden salim olan yola, sadık ve dindar çocuğa, tabiata uygun hizmetçiye, her gün artan ve kazanç sağlayan mala delâlet eder.
Rüyada görülen havuzlu oda eğer tozlu ve karanlık bir yer olur ve orada akrep yılan gibi korkunç hayvanat bulunursa, o takdirde hayrın hepsi şerre döner ve yukarıdaki tâbirin tam zıddı meydana gelir.
RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER
İslâm'a göre rüya üç çeşittir:
1. Salih rüya,
2. Şeytanî rüya,
3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.
Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:
"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."
Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:
"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."
İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:
"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."
Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.
Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez. Ayrıntılar İçin Tıklayınız...
RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ
Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:
1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.
2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.
3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.