Bu rüyanın tabirine ve yorumuna bakıldığında; Kişinin rüyada gümüş görmesi, birikmiş mala. külçe halindeki gümüş de beyaz ve güzel hizmetçiye delâlet eder. Altın gibi gümüş de kadınların takındığı zinetlerdendir.
Rüyada gümüş erittiğini görmek, zevcesi ile münakaşa ve mücadeleye alâmettir.
Kirmanî demiştir ki: Rüyada sağlam gümüş görmek, doğru habere, kırık dökük gümüş görmek, yalan habere ve düşmanlığa delâlet eder.
Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada sahih ve ayarı yüksek gümüş görmek, şu şekilde tâbir olunur:
a)Salih söz,
b)Velayet ve memuriyet,
c)Toplu mal,
d)Sadık dost,
e)Evlat,
f)Köle ve hizmetçi...
Rüyada gümüş aynada yüzüne baktığını görmek, halk arasında kınanmaya delâlet eder. Gümüş aynaya bakmakta hayır yoktur.
Rüyada, gümüş veya altından yapılma, ibrik, tabak, kâse ve çanaklar, kaşıklar görmek, erbabı için ticaret edeceği şeylere delâlet eder. Yine gümüş ve altından mamul tabak, kâse görmek, cennete girmeyi gerektiren salih amellere delâlet eder.
Bir kimsenin rüyada kılıç, süngü ve mızrak gibi harp âletlerinin bezeklerinin gümüşten olduğunu görmesi, düşmanı kahretmeye delâlet eder.
RÜYADA GÜMÜŞ PARA GÖRMEK: Denilmiştir ki: Rüyada gümüş para görmek, söze delâlet eder. Bilhassa gümüş safî ve temiz olursa, o paralar ilim ve güzel söz ile tâbir olunur. Bazı kere de gümüş para namaza delâlet eder.
Yine rüyada gümüş para görmek, zikir ve tesbihe işarettir. Gümüş paralar cüzdan içinde görüldüğü takdirde, rüya sahibine bir sır emanet edileceğine alâmettir.
Rüyada görülen gümüş paraların sayısı iyi amellerin sayısına, genişliği de dünyanın genişliğine delâlet eder.
Bir kimsenin rüyada pazusuna gümüş paraların kuvvetlice bağlandığını görmesi, o kişinin kazanacağı sanata delâlet eder.
Gümüş ve altın paraların sesleri güzel söze işarettir. Üzerinde süs ve nakış olmayan sade gümüş paralar görmek, takva olan söze delâlet eder.
Rüyada halis ve temiz gümüş görmek, rüya sahibinin dininin temizliğine ve herkes için onun iyi muamelesine işarettir.
Bir kimsenin rüyada gümüş parayı altın parçası olarak görmesi, eldeki malın gitmesine delâlet eder.
Yine elinde olan gümüş paranın yarım olduğunu görmek, eldeki malın yarısı kadarını zayi etmeye alâmettir.
Bazı kere de gümüş para görmek, hapse, dövmeye ve alış verişe delâlet eder. Yine gümüş paralar görmek, korkudan emin olmaya ve rızkın genişliğine delâlet eder.
Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada tam ayar gümüş para görmek on vech ile tâbir olunur:
a) Doğru söz,
b) İstek ve arzu,
c) Memuriyet,
d) Cem edilmiş mal,
e) Sadık dost,
f) Evlat,
g) Hizmetçi,
h) Geniş rızık,
ı) Kolay geçim,
i) Emniyet...
Rüyada altınla karışık gümüş para görmek, duanın kabul edilmesine, ihtiyaçların görülmesine ve hastalıktan şifaya delâlet eder.
RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER
İslâm'a göre rüya üç çeşittir:
1. Salih rüya,
2. Şeytanî rüya,
3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.
Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:
"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."
Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:
"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."
İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:
"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."
Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.
Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez. Ayrıntılar İçin Tıklayınız...
RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ
Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:
1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.
2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.
3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.