Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


RÜYADA FİL GÖRMEK FİLE BİNMEK

RÜYANIN TABİRİ, ANLAMI ve YORUMU NEDİR?


HAYROLSUN

Bu rüyanın tabirine ve yorumuna bakıldığında; Bir kimsenin rüyada Fil görmesi, heybetli, katı kalpli, mühim işleri yüklenen ve harp sanatına vakıf bir hükümdara delâlet eder. Rüyada bir file bindiğini veya ona mâlik olduğunu görmek, devlet reisine yakınlaşmaya ve ondan gelecek yüksek bir rütbeye alâmettir.


İbn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyasında gece vakti file bindiğini görmek, bir kadın ile izdivaç etmeye işarettir.


File gündüz bindiğini görmek de zevceden ayrılmaya veya hizmetçisini satmaya delâlet eder. Bazı kere de ne şekilde olursa olsun file binmek, izzet, ikbal ve şerefe delâlet eder.


Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada fil görmek şu şekilde tâbir olunur:


a) Acem Meliki,

b) Hasedci bir adam,

c) Kuvvetli erkek,

d) Kan dökücü gaddar,

e) Savaş ve düşmanlık..


Kirmani de şöyle demektedir: Rüyada fil görmek, sultana, file binmek, yüksek makama, derisi, eti ve kemiği vesairesi de menfaat ve nimete delâlet eder.

 

Rüyada filin, kendisinin bir yerini parçaladığını görmek, rüya sahibine hükümdar tarafından erişecek bir âfete işarettir. Hasta kimsenin bu rüyayı görmesi, ölümü ile tâbir olunur.


Bir kimsenin rüyada filin hortumundan bir şey aldığını görmesi, sultandan gelecek helâl mala ve menfaata delâlet eder.


Denilmiştir: Rüyada görülen fil, cömert, kerem sahibi, sabırlı, idareci, halim ve kuvvetli bir meliktir.


Rüyada filin, kendisine hortumu ile vurduğunu görmek, hayır ve nimete delâlet eder. Eğer file bindi ise yüksek makamlara tayin olunur. Rüyada filin pisliğinden bir şey aldığını görmek, bol mala ve zenginleşmeye delâlet eder.


Yine rüyada filin kendisine söz söylediğini görmek, melik tarafından erişecek büyük bir hayra alâmettir.


Denilmiştir ki: Bir kimsenin rüyada Medine'den başka bir şehirde fil görmesi, sıkıntı ve feryada delâlet eder. Fili nur şehri Medine'de görmek, bir sultana veya nimet sahibi bir kişiye, ya da şerefli bir kimseye delâlet eder.


Nablusî (rh.a) demiştir ki: Fil, salih kavme, âlimlere ve insanların şereflilerine delâlet eder. Yine fil, fazla sıkıntılara, yaramazlıklara ve meşakkate düşmeye sonra da onlardan kurtulmaya delâlet eder. Çünkü fil meşakket ve zahmetle dünyaya gelir..


Rüyada filin koşarak kendi arkasına düştüğünü ve onu sürdüğünü görmek, devlet başkanı tarafından erişecek bir zarara delâlet eder. Filin kendisini yakaladığını görmek, düşmandan gelecek musibet ve zarara işarettir.


Kadınların rüyada fil görmelerinde hayır ve bereket yoktur.


RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER

 İslâm'a göre rüya üç çeşittir:

1. Salih rüya,

2. Şeytanî rüya,

3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.

Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:

"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."

Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:

"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."

İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:

"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."

Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.

Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez. Ayrıntılar İçin Tıklayınız...


RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ 

Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:

1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.

2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.

3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.


 Öne Çıkanlar

 

Benzer Sayfalar



Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi