Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


RÜYADA AVUÇ İÇİ GÖRMEK TABİRİ ANLAMI YORUMU


HAYROLSUN

Rüyada avuç içi görmek, rüya sahibinin kuvvetine, elinin açıklığına, dünyalığının genişliğine ve rızkının bolluğuna delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Avuç rüyası altı şekilde tâbir olunur:

a) Zevk ü şevk,

b) Mal,

c) Riyaset,

d) Evlat,

e) Şecaat,

f) Haramdan sakınmak...

Ibn-i Kesir (rh.a) de şöyle tâbir eder:

- Rüyada avucunun geniş olduğunu gören rızıklanır, mal ve serveti artar, cömertlik ve kerem ile şereflenir. Avcunun dar olduğunu görmek ise bunun zıddı.

Rüyada avucunun güzel olduğunu görmek, Allahu Teâlâ'ya âsi olmaktan sakınmaya delâlet eder. Bazı kere de avuç içinin güzel olması ve pırıldaması duaların kabul edilmesine işarettir.

Rüyada avucun kapandığını görmek, geçimin darlığına; avuç içinde kıl bittiğini görmek de kedere delâlet eder. Avuçların birbirine vurduğunu görmek, ferah ve sürür ile tâbir olunur. Elinin arkası ile diğer elinin içine vurduğunu görmek, bir musibete delâlet eder.

Avucunu göğe doğru açtığını görmek, menfaat ve hayıra işarettir.

Avucun kapalı olması ise cimrilik ile tâbir edilir.

Avucunun içinde abdesti bozan bir nesne görmek, rüya sahibinin kuvvet ve dünyalığına delâlet eder.


RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER

 İslâm'a göre rüya üç çeşittir:

1. Salih rüya,

2. Şeytanî rüya,

3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.

Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:

"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."

Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:

"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."

İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:

"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."

Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.

Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez.

RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ 

Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:

1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.

2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.

3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.

TÜM RÜYA TABİRLERİ İÇİN TIKLAYINIZ


 Öne Çıkanlar

 

Benzer Sayfalar



Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi