Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


KARBONMONOKSİT NEDİR?

KARBONMONOKSİT ZEHİRLENMESİ NASIL OLUR?


Karbonmonoksit nedir, hangi durumlarda karbonmonoksit ortaya çıkar, vücutta ne gibi sorunlara yol açar, karbonmonoksit zehirlenmesi geçiren kişilerde hangi belirti ve bulgular görülür ve son olarak da kabonmonoksit zehirlenmesinin tedavisi nasıl yapılır?


Karbonmonoksit gazı ile başlayacak olursak. kabonmonoksit kokususuz, tatsız, renksiz ve tahriş edici olamayan bir gazdır. Ortamda karbonmonoksitin varlığını anlamak bir insan için imkansızdır. Bu nedenle kabonmonoksit zehirlenmesi olduğunda kişiler yavaş yavaş etkilenir ve karbonmonoksitin farkına varamadıkları için ortamdan da kaçmazlar.

Karbonmonoksite geri dönecek olursak Karbonmonoksit karbonun tek oksijenle yanarak oluşturduğu gazdır. Karbondioksitten farkı da budur karbon dioksitte çift oksijen ile yanma olur. Yani karbon çok yanarsa karbondioksit, az yanarsa karbonmonoksit oluşur. Yani içinde karbon bulunan maddeler iyi yanmazsa karbonmonoksit oluşturma miktarı artar. Bu nedenle iyi çalışmayan ısınma sistemleri en risklileridir. Odun ve kömür sobaları, şofbenler, gazyağı ısıtıcıları, benzinle çalışan jenaratörler, nargile, kamp ocakaları, mangallar, egzoz sistemleri sonucu karbonmonoksit oluşur. Bu sistemler de eğer yanma çok iyide değilse karbonmonoksit açısından daha fazla risk barındırırlar. Ayrıca kapalı ortamlarda veya havalandırması iyi olmayan yerlerde de kabonmonoksit zehirlenmesi ihtimali artar. 

Peki karbonmonoksit insan vücudu için neden tehlikeli birazda bundan bahsedelim. Karbonmonoksitin insan vücudunda kabaca iki etkisi var birincisi oksijeni etkilemesi. Bunu anlayabilmemiz için oksijenin vücutta neler yaptığının bilinmesi gerekir. Bildiğimiz gibi havadan alınan oksijen akciğerler aracılığıyla kana geçer. Kanda kırmızı kan hücreleri de denen alyuvarın içinde bulunan hemoglobine bağlanır. Bir hemoglobin tek seferde 4 oksijen taşıyabilir. Kan damarları ile organlara gelen oksijenli hemoglobin hücrelere gitmek üzere oksijeni burada bırakır. Oksijen kandan hücrelere geçer ve kullanılır.  Eğer bir kişi karbonmonoksit solursa akciğerlerden kana geçen karbonmonoksit burada hemoglobine bağlanır. Oksijene göre Karbonmonoksit hemoglobine 240 kat daha kuvvetli bağlanır ve tek karbonmonoksitin bağlanması tüm hemoglobinin yapısını değiştirir ve o hemoglobin hiç oksijen taşıyamaz. Karbonmonoksit hemoglobine çok kuvvetli bağlandığı gibi çokta zor ayrılır. Hemoglobine birkez bağlanan karbonmonoksit normal şartlarda 250 ile 320 dakikada hemoglobinden ayrılır. Yani 4-6 saat boyunca o hemoglobin oksijen taşıyamaz. Karbonmonoksitin ilk etkisi işte budur tüm oksijenleri hemoglobinden kovar ve organlar tamamen oksijensiz kalır ve ölmeye başlar. İkinci etkisi ise direkt olarak hücrelerde yaptığı etkidir. Tüm karbonmonoksitin yaklaşık yüzde 10-15 i hücre içine girer hücrenin elektrik santralleri olan mitokondrinin çalışmasını bozar ve hücre ölümünü başlatır. Sonuçta bu iki etkisi organların çalışmasını bozar. Hücreler ölmeye organlar iflas etmeye başlar. Tabi ki kabonmonoksit zehirlenmesinden en fazla etkilenen organlar en fazla oksijen kullanan organlardır. En fazla oksijen kullanan organların başında beyin gelir. Beyinin oksijensiz kalma derecesine göre değişmekle birlikte baş ağrısı, sersemlik, baş dönmesi gibi hafif şikayetler yapabileceği gibi bilinç kaybı, beyin ölümü ve komaya varan ölümcül durumlara da sebep olabilir. Kalp oksijensiz kalır ve kalp krizi, ritim bozuklukları son olarak ta kalp durması yani ölüm görülebilir. Ayrıca burada gördüğünüz diğer tüm durumları da yapabilir. 

Bir kişi kabonmonoksit zehirlenmesi yaşamaya başladığında beyin etkilenmeye başlar ve düşünme bozulur, zihin karışır, dikkat dağılır. Bu nedenle kişi doğru düşünemez karbonmonoksitten zehirlendiğini anlasa bile harekete geçemeyebilir. Ayrıca halsizlik yorgunluk kas güçlüğü denge kaybı gibi şikayetlere de sebep olduğu için kişi kendinde hareket edecek kuvveti bulamaz ve yavaş yavaş daha fazla etkilenir. 

Peki tedavide ne yapıyoruz. En önemli şey ortamı havalandırmak ve karbonmonoksit kaynağını uzaklaştırmak. Sonrasında etkilenen kişilere yüksek oranda oksijen verilmelidir. Kanda bulunan karbonmonoksit miktarının ölçülmesi ve ciddiyetinin değerlendirilmesi gerekir. Burada parmaktan oksijen ölçen cihazlar kullanılamaz. Çünkü bu cihazlar hemoglobin dolu mu boş mu onu ölçer. Hemoglobine bağlı madde oksijen mi karbonmonoksit mi ayırt edemez ve çok yüksek oranlarda karbonmonoksit bulunsa dahi oksijen miktarını yüzde yüze yakın gösterebilir. Ayrıca kanda oksijen miktarını da ölçmek doğru değildir. Çünkü oksijenin yüzde 2 si kanda çözünmüş olarak taşınır ve normal şartlarda hemoglobine bağlı oksijeni dolaylı olarak göstermiş olur. Hatta karbonmonoksit zehirlenmesi olanda kanda oksijen miktarı yüksek olabilir. Kısacası kanda oksijen ölçümü  yüzde 2-3 lük kısmı gösterdiği için bizi yanıltabilir. Yapılması gereken kanda karbonmonoksit miktarının ölçülmesidir. Normal şartlarda kanda yüzde 1-3 oranında karbonmonoksit bulunabilir. Sigara içenlerde yüzde 10-15 ler seviyesinde olabilir. Karbonmonoksit miktarı hamilerlerde yüzde 20 normal kişilerde ise yüzde 25 üzerinde ise acil hiperbarik oksijen tedavisi uygulanmalıdır. Hiperbarik oksijen tedavisinde kapalı bir alanda çok yüksek başınçlı oksijen verilir. Bu sayede oksijenin kandaki konsantrasyonu zorla artırılır.  Biraz önce normal şartlarda karbonmonoksitin hemoglobinden ayrılması 250-320 dakika arasındadır dedik. Eğer yüzde yüz oksijen verilirse 90 dakikada hiberbarik oksijen tedavisi uygulanırsa 30 dakika da hemoglobinden ayrılır. Bu nedenle hayati tehlikesi olan ve karbonmonoksit düzeyleri yüksek olanlarda hemen hiperbarik oksijen tedavisi uygulanmalıdır. 

Yine de tüm müdahalelere rağmen karbonmonoksit ciddi hasarlar bırakabilir. Özellikle beyin hasarı gelişenlerde iyileşme olmayabilir veya yıllarca sürebilir. Ayrıca hasarın şiddetine göre organlar iflas edebilir ve kişi kurtulduktan sonra ölüm de görülebilir. 

Sonuç olarak karbonmonoksit zehirlenmesini fark etmek ve kaçmak çok mümkün değil, başarılı bir tedaviye rağmen ciddi hasarlar kalabilir veya ölüm görülebilir. Bu nedenle en önemli aşama bunu önlemektir. Basit önlemlerle bu durumun önüne geçilebilir. Bunun için sağlık bakanlığının önerilerini uygulamak en doğru yol olacaktır.


Videoyu Buradan İzleyebilirsiniz...


 Öne Çıkanlar

 

Benzer Sayfalar



Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi