Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


İSLAM'DA MÜZİK VE ÇALGI ALETLERİNİN HÜKMÜ NEDİR?


İslâm Dini, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in sünnetine uygun eğlenmeyi ve çalgıyı haram kılmamıştır. Çünkü insanın bazen bu gibi şeylere de ihtiyacı vardır. Dinî musikî ruhun gıdasıdır. İlahîler bu cümledendir. Halk arasında «Musikî ruhun gıdasıdır.» sözü meşru ölçüler içinde düşünülürse, bir bakıma doğrudur.


Ancak hangi ölçülerdeki musikî, müzik ve çalgılar mubahtır? Bunun için konulan genel kaide nelerdir?

İslâm'ın bu husustaki koymuş olduğu genel anlamda ölçüleri şöyle sıralayabiliriz.

- Şehveti tahrik edici, ahlâk bozucu her türlü saz ve çalgı,

- Kadın-erkek karışık bir şekilde toplanıp herhangi bir çalgı çalmak,

- Kadınları sahneye çıkarıp şarkı-türkü söyletmek, şantözlük yaptırmak,

- Toplum yapısında çalışma, ibâdet ve düşünme ruhunu öldüren, insanı havaî şeylere itip zamanı boşa harcamayı aşılayan her türlü eğlence ve çalgı haramdır.


Bunun dışında mübah olan musiki ve çalgılar:

- Kafayı dinlendiren musiki; ruha gıda veren dinî musiki,

- Allah'ı, âhireti ve sorumluluğu hatırlatan veya vatan ve millet aşkını uyandıran, kahramanlık ruhunu aşılayan her türlü şarkı, türkü ve çalgı.

- Ahlâkî kurallara bağlı kalınarak kadınların kendi aralarında eğlenip çalgı çalmaları, şarkı ve türkü söylemeleri,

- Ayni ölçüler içinde erkeklerin kendi aralarında bu kabil eğlence tertiplemeleri -ibâdet ve çalışmayı engellemediği sürece- mübahtır.


Bunun için fukaha genel anlamda şu hükmü koymuşlardır:

Söylenen şarkı-türkü ve şiirler ahlâk bozucu, ilâhî sınırları aşıcı ve şehveti gayrimeşru yola itici olmadığı takdirde, mekruh değildir. İçki, kadın ve benzeri şeyleri över mahiyette ise, mekruhtur. (El-Muhit - Radiyüddin Serahsî)


Düğünlerde Tef, Darbuka ve Benzeri Aletleri Çalmak:

Düğün ve derneklerde bu kabil âletleri çalmaya cevaz verilmiştir. Nitekim. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) zamanında bayram günleri kadınların bir araya gelip bu tür çalgı çalıp eğlendikleri sahih rivayetlerle sabit olmuştur. Hattâ bir bayram günü Hz. Âişe Validemizin evinde kadınlar toplanıp tef çalıp eğlenirlerken Resûlüllah Efendimiz (s.a.v.) içeri girmiş, onlara bir şey demeden çekilip bir köşede uzanarak uyumak istemişti. Tam bu sırada Ebû Bekir SIDDIK içeri giriyor ve çalgı seslerini işitince üzülüyor, onları azarlayarak «Peygamber Efendimizin huzurunda caz ve sazın yeri mi olur?» diye uyarıda bulunuyor. Bunun üzerine Efendimiz yüzünün üstündeki örtüyü kaldırarak, «Ya Eba Bekir! Herkesin bir bayramı var, onda eğlenirler, vazgeç bunlar da kendi bayramlarında eğlensinler.» buyurarak bunun bir aşırılık olmadığını belirtiyor.

Efendimiz Mekke'den Medine'ye hicret edip Medine'ye girerken coşkun bir tezahüratla karşılandı, bunların arasında neşide söyleyen kızlar ve kadınlar da bulunuyordu. Efendimiz onların bu davranışını o gün için yadırgamadı. Sonraları, kadınların erkekler arasında neşide, (şarkı ve türkü) söylemelerini yasakladı.

Aşırı şekilde çalıp oynamak ise mekruh kabul edilmiştir. İmam Ebû Yusuf bu görüştedir. (El-Muhit - Radiyüddin Serahsi) Hızanetü'l-Müftîn adlı eserde bu konuya temas edilerek deniliyor ki: «Bayram ve benzeri günlerde tef ve benzeri şeyleri çalmakta dinen bir sakınca yoktur.»

(bk. Celal YILDIRIM, İslam Fıkhı)


DİNİMİZİ BİLMEK VE ÖĞRENMENİN ÖNEMİ


Müslüman olarak dinimizin emirlerini yerine getirmeliyiz. Dinimizi öğrenmek ve bilmek başlıca sorumluluğumuzdur. Aklımıza takılan şeyleri öğrenmeli, bilgi sahibi olarak ibadetlerimizi yerine getirmeliyiz.

“Bilenler ile bilmeyenler, hiç bir olur mu? Hiç şüphesiz ancak akıl sahipleri (bunu) idrak edip anlar.” Zümer 9


"Sizin en hayırlılarınız, Kur’ân'ı öğrenen ve öğretenlerinizdir."

(Buhârî, Fezâilü'l-Kur'an 21.)


Bir çok ayet ve hadiste bu sorumluluk vurgulanmıştır. Dinimizi öğrenmenin yolu Kur'an Kerim, Peygamber Efendimiz'in sünnetleri ve güvenilir alimlerin kitapları ile mümkündür. Dinimizle ilgili sorularımıza cevap ararken güvenilir kaynaklara dikkat etmeliyiz.


“İlim tahsil etmek her Müslümanın üzerine farzdır."

(İbn-i Mace, Mukaddime:17 )


Buradan da anlaşılacağı gibi dinimizi öğrenmek farzdır. Çünkü dinimizi bilmez isek helali haramı bilemeyiz. Bu da bizi harama ve günaha götürür.

Sonuç olarak hayatımızın her alanını kapsayan dinimizi öğrenmeli ve ilk emir olan "Oku" emri ile şuurlanarak sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz.


İSLAMİ SORULAR VE CEVAPLARI İÇİN TIKLAYINIZ!


 Öne Çıkanlar

 

Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi