Dünya tarihinde görülmüş en uzun süreli hanedanlıklardan biri olan Osmanlı, dünya tarihi ve coğrafyasını şekillendirmiş, yetiştirdiği büyük komutan, devlet adamı, sanatçı ve bilim adamlarıyla emsalsiz bir başarıya imza atmıştır.
Osmanlı unutulmadı, unutulması da mümkün değil. Kurdukları imparatorluk, yüz yıldır paramparça olmuş durumda. Nice kitapların sayfalarına hükmeden alfabeleri yasaklandı, muhteşem tuğraları kitabelerden söküldü, bu devleti 600 yıl yöneten hanedan geri dönmemecesine yurt dışına sürüldü. Üstelik arkalarından lanetlenerek.
Bugünkü nesiller atalarının neler yaptığını bilip tanıdıkça kendilerinin neden onlar gibi olamadığını sorgulayacak ve daha iyisini yapmak için elinden gelenin daha fazlasını yapacaktır.
Bir avuç insanın dünya tarihini 600 yıl boyunca şekillendirecek bir cihan devletinin mimarları haline nasıl geldikleri ve bu düzeni dünyanın en zor coğrafyalarından birinde kurup asırlar boyu nasıl devam ettirdikleri her zaman araştırılıp ders çıkarılması gereken bir konu olacaktır.
1. ABDÜLHAMİD KISA HAYATI
BİRİNCİ ABDÜLHAMİD KAÇINCI PADİŞAH?
DOĞUM TARİHİ, SALTANATI, ÖLÜMÜ
27. Osmanlı Padişahı
Babası: III. Ahmed
Annesi: Rabia Şermi Sultan
Doğumu: İstanbul, 1725
Ölümü: İstanbul, 1789
Saltanatı: 1774-1789
III. Ahmed'in Rabia Sultan'dan doğan oğludur. 49 yaşında padişah olan I. Abdülhamid, kendisini Rus savaşı felaketinin içinde buldu. Ruslar Şumnu'yu kuşatmıştı. Osmanlı Devleti barış yapmak mecburiyetindeydi. Küçük Kaynarca Antlaşması bu şartlarda imzalandı (1774). Osmanlı'nın güç durumundan yararlanan Avusturyalılar da Balkanlara ilerleyip Bukovina'yı işgal ettiler. Ertesi yıl bu işgale de boyun eğildi. Doğu'da ise İran'la savaş başlamıştı. Basra elden çıktı. Bu arada Ruslar ile İranlılar arasında bir ittifak yapıldı (1778). Doğu sınırları çökmek üzereyken İran'daki iç karışıklıklar imdada yetişti ve bu fırsattan yararlanarak Osmanlılar Basra'yı geri almayı başardılar. Ruslarla İstanbul'da Aynalıkavak Tenkihnamesi imzalanarak (1779) Küçük Kaynarca Antlaşması'ndaki bazı ihtilaflı konular çözüme kavuşturuldu. Rusların Kırım'ı ilhakı 1784'de tanındı. Askeriyenin ıslahı kaçınılmazdı. Savaş hazırlıkları başladı. Nihayet 1787'de Ruslara savaş açıldı. Ancak Avusturya'nın da Rusya safında savaş girmesi Osmanlı Devleti'ni güç durumda bıraktı. İki cephede devam eden savaşta Avusturyalılara karşı belli bir üstünlük elde edildiyse de Ruslar karşısında yenildik. Hotin, Yaş ve nihayet Özi kalesinin düşmesi, I. Abdülhamid'i üzüntüye boğdu. Ağabeyi gibi inme indi ve bir süre hasta yattıktan sonra öldü. Naaşı Bahçekapı'da yaptırdığı külliyenin içindeki türbesine gömüldü. Saf, dindar ve şefkatliydi. İyi niyetle bazı kurumlarda islahat yapmak istemişse de şartlar buna imkân vermemiş, özellikle Ruslara karşı Kırım'ı geri almak için başlatılan savaş, devletin ekonomik dengesini alt üst etmiş, hazineyi boşaltmıştı. Bilim ve sanata düşkündü. Kapanan Müteferrika matbaasından sonraki ilk matbaa kendi zamanında açılmıştı. Hat sanatında başarılıydı. Osmanlı padişahları içerisinde en fazla hayır eseri yaptıranlardan biri de I. Abdülhamid'dir. Dindardı, kalbi Hz. Peygamber'in aşkıyla doluydu. Kaleme alıp Mescid-i Nebevi'ye konulmak üzere Medine'ye gönderdiği kaside meşhurdur.