AD KAVMİ KİMLERDİ? NASIL HELAK OLDU? KUR'AN'DA AD KAVMİ
Hud (a.s.)'ın peygamber olarak gönderildiği kavimdir. Nuh Tufanı'ndan sonra putperestliğe dönen ilk kavimdir. Bu kavmin insanları güçlü-kuvvetli, uzun boylu ve uzun ömürlüydü. Kayaları yontarak evler yapardı. Gelen nimetlerin çokluğuna aldanıp kibre kapıldılar. Hud (a.s.)'ın uyarılarını dikkate almadılar. Sonunda kasıp kavuran bir rüzgar ile helak oldular. Kur'an'da bir çok yerde bu ibretlik hadise zikredilmiştir.
Hazreti Hud, Yemen’de Hadremut civarında “Ahkaf” denilen yerde yaşayan “Ad” kavmine peygamber gönderilmiştir.
İnsanlar, Tufan felaketinden sonra yine azıtmışlar, yollarını sapıtmışlar, Allah’ın dinine aykırı işlere sarılmışlardı. Bunlardan bir kısmı da “Ad” kavmi idi.
Bunlar birçok nimetlere ve kuvvetlere kavuşmuş, muhteşem binalar yapmış; fakat Yüce Allah’ın birliğini inkar ederek, putlara tapınmakta bulunmuşlardı.
Zenginliğin afetlerinden biri de nimeti vereni unutmaktır. Ad Kavmi de nimetler içinde yüzüyordu. Nesil çoğalmış, peygamberler devri epeyce gerilerde kalmıştı. Ad Kavmi kendilerine verilen bu kadar nimetin kim tarafından verildiğini iyiden iyiye unutmuşlardı.
Onlara Hud aleyhisselâm gönderildi.
Zenginliğin ve ihtişamın en yüksek olduğu bir zamanda bir peygamberden gelen öğüt ve nasihatler, bu kavim için sadece azgınlıklarının artmasından başka bir şeye yaramıyordu. Farklı zamanlarda Hz. Hud’un yanma gelerek ondan değişik mucizeler istemek suretiyle onunla dalga geçiyorlardı. Kavmine gösterdiği mucizeler onlar için tatmin olmaları yönünde bir neden olmadı. Bunun üzerine Hz. Hud onlara şöyle seslenmiştir:
- İşte ben Allah’ı şahid tutuyorum ve siz de şahit olun ki ben, Allah’dan başka ona ortak koştuğunuz ortakların hiçbirini tanımıyorum. Onlardan uzağım.
Artık hepiniz toplanın, bana istediğiniz tuzağı kurun, sonra bir dakika bile düşünmeyin.
Bu muhterem peygamber, birçok mucizeler gösterdi. Fakat inanmadılar. Yedi-sekiz gün devam eden şiddetli bir rüzgar ile helak oldular.
Hazreti Hud da, kendisine iman edenlerle beraber oradan ayrılıp Mekke’ye doğru yola çıktılar. Artık yeni mekanları Mekke olacaktı.
Ad Kavminin helakından kurtulan insanların oluşturduğu topluluk da sonradan Semud Kavmi olarak isim almıştır.
HZ.HUD KAÇ YIL YAŞAMIŞTIR?
Hz. Hud’un yüz elli sene yaşadığı ve Mekke-i Mükerreme’de veya Hadremut’da gömüldüğü rivayet edilmiştir.
DİNİMİZİ BİLMEK VE ÖĞRENMENİN ÖNEMİ
Müslüman olarak dinimizin emirlerini yerine getirmeliyiz. Dinimizi öğrenmek ve bilmek başlıca sorumluluğumuzdur. Aklımıza takılan şeyleri öğrenmeli, bilgi sahibi olarak ibadetlerimizi yerine getirmeliyiz.
“Bilenler ile bilmeyenler, hiç bir olur mu? Hiç şüphesiz ancak akıl sahipleri (bunu) idrak edip anlar.” Zümer 9
"Sizin en hayırlılarınız, Kur’ân'ı öğrenen ve öğretenlerinizdir."
(Buhârî, Fezâilü'l-Kur'an 21.)
Bir çok ayet ve hadiste bu sorumluluk vurgulanmıştır. Dinimizi öğrenmenin yolu Kur'an Kerim, Peygamber Efendimiz'in sünnetleri ve güvenilir alimlerin kitapları ile mümkündür. Dinimizle ilgili sorularımıza cevap ararken güvenilir kaynaklara dikkat etmeliyiz.
“İlim tahsil etmek her Müslümanın üzerine farzdır."
(İbn-i Mace, Mukaddime:17 )
Buradan da anlaşılacağı gibi dinimizi öğrenmek farzdır. Çünkü dinimizi bilmez isek helali haramı bilemeyiz. Bu da bizi harama ve günaha götürür.
Sonuç olarak hayatımızın her alanını kapsayan dinimizi öğrenmeli ve ilk emir olan "Oku" emri ile şuurlanarak sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz.